14 Şubat 2018 Çarşamba

Feodalizm

     Feodalizmin kökenleri Ortaçağ'ın başlarında atıldı. Roma İmp, güçlü olduğu dönemlerde hem tarım hem ticaret yapılmaktaydı. Ticaret ancak güvenli bir ortamda gelişebilirdi. Roma İmp. ilelebet güçlü olamazdı. İmparatorluk kuzeyden step kavimlerinin saldırılarına maruz kaldı ve zayıflamaya başladı. Güvenlik ortadan kalkınca ticaret zayıfladı. Toprak daha fazla önem kazandı. Topraklar köleler tarafından işlenmekteydi. Bu durum zamanla feodalitenin ortaya çıkmasına zemin hazırladı. Ticaret zayıflayınca soylular kölelerin dahi ihtiyaçlarını karşılayamaz duruma geldiler. Bu yüzden kölelere toprak parçası verilerek işlenmesi istendi. Bununla yarı kölelik sistemi oluşmaya başladı. Soylu-serf ilişkisi feodalizmin ekonomik alt yapısını oluşturdu. Feodalite 10. ve 11. yüzyıllarda gelişmeye ve yayılmaya başladı. Napolyon döneminde ise tamamen ortadan kalktı. Feodal güçlerin zamanla gelişip yayılmasında ağır sabanın ve üzenginin bulunması büyük fayda sağladı.
     Avrupa'nın kuzey toprakları işlemeye elverişli değildi. Ağır saban sayesinde bu araziler kullanılabilir hale getirildi. Bu sayede tarım gelişti. Daha çok ürün alınmaya başlandı. Yavaş yavaş güçlü ordular kuruldu. Orduların güçlenmesinde üzengi muazzam fayda sağladı. Şövalyeler hareket kabiliyetine sahip oldular. Step saldırılarına karşı korunma durumu gelişti. Zamanla her soylu kendine ait asker ve serflere sahip oldu. Feodalite artık ekonomik ve askeri yönden sistemleşti. Feodaller güçlenince kendi içlerinden seçimle kral belirlediler. Belli bölgelere feodal soylular hakim oldu. Bu dönemde merkezi krallıklar kuruldu. Ancak bunların pek kıymeti yoktu. Çünkü kralların her biri askeri desteğini soylulara tabi askerlerden alıyordu. Krallar bir nevi sembolikti. Feodal sistemin en önemli özellikleri yerellik, merkezden uzaklık ve kendi kendine yeten güçler olmasıydı.
    Serf senyöre bazı haklarını taahhüt ettirebilme hakkına sahiptir. Tek bir gücü elinde toplayan kimse yoktur. En üstün güç Papalıktır. 1215 Magna Carta ile feodal güçler isteklerini krala dikte ettirebilmişlerdir. Bu belge dünyadaki parlementer sistemin ilk adımıdır.
   Feodalite zamanla gevşemeye başlamıştır. Üretim fazlası mallar satılmaya başlanınca paralı sınıf(burjuvazi) ortaya çıkmıştır. Özellikle İtalya'da feodal yapıdan uzak, daha özgürlükçü kent devletleri doğmuştur. Çünkü artık para önemli bir unsur haline gelmiştir. Haçlı Seferleri'nden sonra başlayan para dolaşımı feodalitenin zarar görmesine sebep olmuştur. Soylular ellerine para geçmesi için topraklarını serflere satmaya başlamışlardır.
   Soyluların gücü zamanla azalmıştır. Feodalizmin iktisadi temelleri sarsılmıştır. Feodalizme en büyük darbe ateşli silahların kullanımıyla vurulmuştur. Askeri müdahaleleler sonucu burjuvalar vergilerini krala vermeye başlamışlardır. Bununla kralın hazinesi zenginleşmiştir. Merkezi otoritenin sağlanması için düzenli ordular kurulmuştur. Krallıklar güçlenerek feodal güçlere karşı saldırıya geçmişlerdir. Şövalyelerin gücü bitmiş, piyadelerin gücü ortaya çıkmıştır. Feodal güçlerin şatoları ve surları darmadağın olmuştur. 16.yüzyılın sonlarında feodalite siyasi güç olmaktan çıkmıştır.
   Ortaçağ Avrupası'ndaki Papalık çok güçlüydü. Feodalizmin yıkılış süreci Papalığı da etkiledi. Papalığın sorgulanması durumu gündeme geldi. Buna paralel olarak İtalya'da Rönesans ortaya çıktı. Rönesans, antik çağdaki ilim seviyesinin yeniden tercüme edilerek Avrupa'ya yayılmasıdır. 16. yüzyılda bir çok eser Avrupa diline çevrilmiştir. Özellikle 1450'de Gutenberg'in bulduğu  matbaa Avrupa'da çağdaşlaşma yolunda atılan en önemli adım olmuştur. Kitaplar çoğaltılarak dağıtılmıştır. Okuma artınca kilisenin zincirlerine direnme başlamıştır.
   İnsanlar artık özgür düşünce arayışındadırlar. Arzulanılan özgürlükler sanata, resime, heykele aktarılmıştır. İnsan özgürdür, insan değerlidir, dünya araştırılmaya değer bir yerdir. Tüm bunlar kiliseye tepkidir. Bu tepki entellektüeller arasında hızla yayılmıştır. Bu papalığın işine gelmemiştir. Sanattaki bu düşünce hareketi Reformla dinde de görülmüştür. Reformun öncülüğünü yapan Martin Luther kısa zamanda destek bulmuştur. Halk papalığın güçsüzlüğüne tepki göstermiştir. Gerçek anlamda İncil'e bağlı bir papalık isteniyor. Din adamları papaların Hristiyanlıktan uzaklaştığını söylemişlerdir. Bu nedenlerle Reform kısa zamanda yayılmıştır. Reform'un amacı kiliseyi yıkmak değil İncil'e bağlı bir sistem oturtmaktır. Luther'in çağrısına Roma-Germen İmp. devletçikleri destek vermiş ve kamplaşma ortaya çıkmıştır. Katolik olan Roma-Germen İmp. Protestanlara savaş açmıştır.
    1555'te Qusburg Savaşı'nda Protestanlar galip gelmiştir. Yapılan antlaşma ile her birey ve her devlet istediği dini seçme hakkına sahip olmuştur. Bu Protestanlığın zaferidir. Ancak Roma-Germen İmp. bu istekleri yerine getirmemiştir. Bundan dolayı din savaşları meydana gelmiştir. Roma-Germen İmp. devletçikleri parçalanmıştır. 30 yıl savaşları yaşanmıştır. Bu Avrupa devletlerinin bloklaşarak yaptıkları ilk savaştır. Bir yandan Kutsal Roma-Germen İmp. ve Papalık, diğer yandan ise İngiltere, İsveç, Danimarka ve Protestanlar yer almıştır. Savaş sonucunda 1648 Westphalia Antlaşması imzalanmıştır. Blokların imzaladığı ilk antlaşmadır. Bu savaşlarda protokolde eşitlik söz konusu olduğundan çağdaşlığa giden yolda atılan önemli adımlardan biridir. Bütün bunlarla Ortaçağ bitmiştir. Din eğitimden uzaklaştırılmıştır ve laiklik gündeme gelmiştir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder